Cu04262024

Son güncellemeSal, 29 Ara 2020 6pm

Back Ana Sayfa Ehlibeyt (a.s) Alimlerin bu devirdeki vazifesi insanları Mehdiliğe yönlendirmek olmalıdır

Ehlibeyt (a.s)

Alimlerin bu devirdeki vazifesi insanları Mehdiliğe yönlendirmek olmalıdır

Sırat-ı mustakim, insanları Allah’a götüren yolun adıdır. İlahi vahiy bu yolun düsturlarını beyan etmiştir. “Kuşkusuz, Allah benim de sizin de Rabbinizdir. Öyleyse O’na ibadet edin İşte sırat-ı mustakim budur. “ Al-i İmran/ 51

Doğru yol/ sırat-ı mustakimde olmanın alameti Rabbe “itaat ve ibadet” etmektir.

Peygamberler bu yolun hem ilk yolcuları ve hem de Yaradan tarafından tayin edilmiş önderleridir. “Kuşkusuz sen peygamberlerdensin ve doğru yol/sırat-ı mustakim üzeresin.” Yasin/3-4

Bizlere de sırat-ı mustakimde olmak için dua etmek emredilmiştir; hem de günde beş vakit namazda ilk iki rekatında “ ihdinassıratel mustakim” “, bizi sırat-ı mustakime hidayet et” demesi emredilerek. Kul hergün Rabbine “beni hak yola hidayet et” diye yalvarır. Yüce Yaradan da buyuruyor: “…..Allah dilediğini sırat-ı mustakime iletir.” Bakara/213

Ve Rabb kimi hidayet edeceğini de şöyle buyuruyor: “Allah’ın ayetleri size okunduğu ve Allah’ın Resulü aranızda bulunduğu halde nasıl inkara saparsınız? Kim Allah’a sarılırsa şüphesiz, sırat-ı mustakime iletilmiştir.” Al-i İmran/ 101 Hidayete ulaşma şartı Allah’a sarılmak olarak beyan ediliyor.

Asrı-ı saadetten uzaklaştıkça sırat-ı mustakimin yanında yolların sayısı çoğaldı; bütün bu yollar tali ve yan yollardır ama maalesef insanlar bunu anlayamadılar. Bu yolların bazıları alternatif yol olarak ortaya çıkarılmıştır, bazıları da bu asıl yoldan sapmanın neticesinde ortaya çıkan yapay yollardır.

Bu sırat-ı mustakimin beşeriyet tarihi boyunca nişanesi peygamberlerin bu yolda gitmesiydi. Salihlerin, şehitlerin ve Sıddıkların bu yolu peygamberleri takip ederek gitmeleri diğer nişanelerdir.

Günümüzde bu sırat-ı mustakimin bir nişanesi olması gerekir; herkesin kabul edeceği, Kur’an kaynaklı ve sünnet onaylı bir nişane olmalıdır. Aksi takdirde insanların sırat-ı müstakimde gitmemelerine bir gerekçesi olmuş olacak, tali yollara girmeleri için ellerinde bir bahane olacaktır

İşte bu nişane Mehdiliktir. Günümüzde sırat-ı müstakim Mehdiliktir. Hak- batıl arasındaki terazi ve mizan “Mehdilik” inancıdır. Mehdilik dışındaki diğer bütün yollar eğer yolcularını asıl yola sırat-ı müstakime ulaştırırsa yani Mehdiliğe götürürse hak yoldur aksi takdirde imam Humeyni (r.a) dediği gibi Amerikan İslamıdır veya İmam Hamaney’in dediği gibi İngiliz Şiiliğidir.

İnsanlar, sırat-ı müstakim olan Mehdilik yoluna yönlendirilmelidir. Bunun ilk adımı bu yolun karşısında veya paralelinde bulunan yolların batıllığını insanlara anlatmaktır, insanlar batıl yollar kendisine tanıtıldığında sırat-ı müstakimi bulacaklar ve kendileri bu yolda hareket edeceklerdir.

Günümüzde ilim ehlinin, düşünürlerin, aydınlar ve kanaat önderlerinin en büyük cihadı belki de yegane cihadi sırat-ı müstakimi tanıtmak ve bu yolun dışındaki bütün yolların batıllığını beyan etmektir.

Sırat-ı müstakimin yolundaki dikenler  temizlenir, hakkı görmeyi engelleyen perdeler kaldırılır ve ilerlemeye mani olan barikatlar yok edilirse sırat-ı müstakimin saf ve temizliği ortaya çıkacaktır.

Bütün peygamberler bu yola davet etmişlerdir. Bütün dinlerin mesajı bu sırat-ı müstakime davettir.

Bu yolun önderleri insanları Mehdi inancına yaklaştıracak her türlü çalışmayı yapmalıdırlar. Bütün faaliyet ve çalışmaların temel stratejisi Mehdilik doktrinine göre ayarlanmalıdır. Ticaret, muaşeret, eğitim-öğretim, savaş-barış, emniyet-güvenlik, uluslararası ilişkiler, hukuk, ahlak, siyaset ve müdüriyet gibi toplumsal işlerin hepsinin temel stratejisi Mehdilik olmalıdır.

“Zuhur asrı” diye  bilinen bu asırda en önemli görev “Zuhur nesli” yetiştirmektir. Ulemanın günlük geçici politik entrikaların içinde yer almaları onları yıpratır ve asli görev olan peygamberin varisliğini yerine getirmeyi engeller. Alimler kendilerini meşgul eden ve insanın bütün enerjisini yok eden  geçici ve boş işlerden uzak durmalıdırlar ve Mehdilik inancına layık “zuhur neslinin” yetişmesi için çaba harcamalıdırlar.

Dünyadaki özellikle de Ortadoğu’daki olayların hepsi Sırat-ı mustakimin / Mehdiliğin ortaya çıkmasını engellemek içindir. Müstekbirler, zuhurun yaklaştığının farkındadırlar. Sırat-ı mustakim yolcuları bu yolun imam ve hüccetinin kim olduğunu tanımalı ve tanıtmalıdırlar. Bu ilahi öndere asker ve yaren yetiştirmelidirler. İşte zuhurun ortamını hazırlayacak bu zuhur neslidir.

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile